SPORDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİ, İDARENİN GÖREV VE YETKİLERİ

Nusret İlker ÇOLAK*

GİRİŞ

Küresel boyutlu bir sosyal faaliyet olan spor[1], dostluk ve barışla yakın ilişki içerisinde (olan) bir kavram olarak değerlendirilmekteyse de bu yaklaşımın spor karşılaşma ve yarışmalarında her zaman geçerli olduğunu iddia etmek olanaksızdır. Sporun dostluk, barış, kardeşlik, dayanışma, paylaşma ve benzeri kavramların oluşumuna ve gelişime katkı sağlaması yönündeki beklentileri karşılayabilmesi, spor faaliyetlerinde geçerli olan ilke ve kuralların doğru belirlenmesine ve tam olarak uygulanmasına bağlıdır[2]. İlke ve kuralları belli olmayan, ilke ve kurallara göre yürütülüp yürütülmediği takip edilmeyen her türlü faaliyet gibi, spor faaliyetlerinin de ilke ve kurallarının doğru belirlenmemesi ve uygulanmaması durumunda beklenen yararları sağlaması olanaksızdır.

Spor aktivitelerine[3] yönelik gerekli düzenlemelerin yapılmaması ya da yapılan düzenlemelerin uygulamasında sorunlar yaşanması durumunda, spor faaliyetleri kendilerinden beklenen sosyal katkıların tam tersi bir etkiyle toplum yaşamını ve düzenini olumsuz etkileme riski taşımaktadır. Spor faaliyetlerinin toplumlarda sahip olduğu ulusal ve küresel ölçekli popülarite, bu faaliyetlerin ulusal ve uluslar arası barış ve kamu düzeni açısından gözetim altında tutulması zorunluluğunu doğurmaktadır. Toplumu oluşturan bireyler bir şekilde spor faaliyetlerinin ilgilisi olduklarından spor faaliyetleri kamu düzenini yakından ilgilendirmektedir. Spor aktivitelerine katılan kişilerin beklentilerinin karşılanabilmesi ve kamu düzeninin korunabilmesi açısından spor faaliyetlerinde şiddet ve düzensizliğin engellenmesi zorunluluğu vardır.

Spor faaliyetlerinin bir gereksinim olarak toplumun isteklerinin karşılanmasına yönelik bir faaliyet olduğu düşüncesinden hareketle düzenlenmesi ve denetlenmesi gerekeceği gibi, bu faaliyetlerin düzenli bir şekilde yürütülememesi durumunda kamu düzeninin olumsuz şekilde etkilenecek olması nedeniyle de düzenlenmesi, ilke ve kurallarının belirlenmesi ve aykırı davranışların yaptırımlarla karşılanması gerekmektedir. Spor faaliyetlerinin düzenlenmesi, gözetim ve denetim altında tutulmasında, bu faaliyetlerin kamusal ve özel hukuk faaliyetleri olmaları nedeniyle, hem kamusal makamlar hem de ulusal ve uluslar arası özel-özerk kurum ve kuruluşlar rol oynamaktadırlar. Özel-özerk ulusal ve uluslar arası kuruluşların düzenlemeleri spor faaliyetlerinde etkin ve belirleyici gibi gözükse de, şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde etkili olacak düzenleme ve denetim faaliyetleri birincil olarak ulusal kamu makamlarının faaliyetleridir. Kamusal makamların yaptığı düzenlemelerin ve aldıkları tedbirlerin daha önemli olması, aykırı davranışlar nedeniyle uygulanacak yaptırımların niteliğinden ve uygulanmaya başlanma sürecinin kısalığından kaynaklanmaktadır.

Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesi suretiyle, sporun dostluk, kardeşlik, barış, dayanışma ve paylaşma yönünün ortaya çıkmasının sağlanabilmesi ancak idari makamların şiddet ve düzensizliği önleme görev ve sorumluluğunu tam olarak yerine getirmesiyle olanaklı olacaktır. İdari makamların sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesi konusunda görev ve sorumluluğunun açıkça belirlenmesi ve görev ve sorumluluğa uygun olarak gerekli yetkilerin verilmesi spordan beklenen yararların ortaya çıkması ve kamu düzeninin korunması açısından zorunludur. Bu çalışmada, “Spor Müsabakalarında Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun[4]”(SMŞDÖDK) sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesine yönelik olarak idareye verilmiş olan görev ve yetkiler incelenecek ve görev çerçevesinin doğru belirlenip belirlenmediği ve idarenin şiddet ve düzensizliği önleme konusunda sahip olduğu yetkilerin verilen görev ve sorumluluğu karşılamaya yeterli olup olmadığının üzerinde durulacaktır. Bu çalışma bir yönüyle de ülkemiz açısından henüz filizlenme dönemini yaşayan spor hukukuna[5] katkı sağlayacaktır.

 

I-SPOR KARŞILAŞMALARINDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİK

Spor aktiviteleri sosyal bir gereksinim olarak, bireysel ya da belli bir topluluk düzeyinde gerçekleştirilen faaliyetlerdir. Bu faaliyetlerin hem katılımcılarının hakları açısından hem de kamu düzeni açısından düzen içerisinde yürütülmesi gerekliliktir. Eğlenme ve dinlenme yönü ön planda olan bir aktivitenin katılımcılarının “kişilik haklarına, ailevî veya manevî değerlere yönelik hakaret, sövme ve aşağılayıcı slogan ve davranışların(SMŞDÖDK m.1)” muhatabı olmaları spor faaliyetlerinin ruhuna aykırı bir durumdur.

A-SPOR KARŞILARINDA DÜZEN

En ilkel yapılı ve sade topluluklardan, en karmaşık ve gelişmiş olanına kadar insan topluluklarının varlıklarını devam ettirebilmek için düzene ihtiyaç duymaları gibi[6], her türden sosyal aktivitede de bir düzenin varlığı zorunludur. Kişiler açısından güvenlik ihtiyacı tarihsel açıdan en eski ihtiyaç olduğu kadar[7], toplumsal yaşamında her noktasında ortaya çıkan bir ihtiyaçtır. Bu anlamda spor karşılaşmalarının katılımcılar ve toplum açısından sorun oluşturmaması ve risk taşımaması gerekir[8]. Spor aktivitelerinin varlık nedeninin barış, kardeşlik, yardımlaşma, dayanışma, eğlenme ve dinlenme gibi amaçları gerçekleştirmek üzere düşünüldüğü ve yapıldığı tartışmasızdır[9]. Sporculuk ruhunun en üst düzeyde ortaya konulması gereken spor karşılaşma ve yarışmalarında, belli bir düzen içerisinde yarışmanın sağlanması zorunludur. Sporun ruhuna uygun bir yarışma düzeninin sağlanmasını amaç edinen ilke ve kurallara bağlı kalınarak yürütülecek spor aktiviteleri beklenen yararı sağlayacaktır.

Spor karşılaşmalarının düzen içerisinde yürütülebilmesi için uyulması gereken ilke ve kuralların yanında düzen sağlayıcı fiziki tedbirlerin de alınması gerekir. Spor alanlarının karşılaşmalara elverişli olması, fiziki engellerin kaldırılması, sporcu ve seyircilerin can, mal ve seyir güvenliklerinin sağlanması düzenin sağlanması ve devam ettirilmesi açısından önem taşımaktadır(SMŞDÖDK m.4).

B-SPOR KARŞILAŞMALARINDA ŞİDDET VE DÜZENSİZLİK DURUMLARI

Yasa koyucu tarafından Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun amacı belirlenirken şiddet ve düzensizlik; “spor müsabakalarının yapıldığı alanlar ile bunların eklenti ve çevresinde müsabaka öncesinde, müsabaka esnasında veya sonrasında şiddetli rekabet ve bunun doğurduğu fanatizm sonucu patlayıcı, parlayıcı, yanıcı, yakıcı, kesici veya delici maddelerin kullanılmasının, şiddet ve düzensizliğin, kişilik haklarına, ailevî veya manevî değerlere yönelik hakaret, sövme, aşağılayıcı slogan ve davranışların yer aldığı sporun ruhuna, ilke ve kurallarına uymayan kötü tezahüratın” yapılması olarak ifade edilmiştir(m.1). Yasada yer alan düzenlemede sporda şiddet ve düzensizlik nedeni olarak kabul edilen davranışlar ve şiddet ve düzensizliğe neden olacak maddeler tek tek sayılmış, yasak davranışlarda bulunmak ya da maddeleri kullanmak suretiyle tehdit edilen hak ve değerlerin neler olduğu belirlenmiştir.

Spor karşılaşmalarında yaşanacak şiddet ve düzensizlik durumları denilince öncelikli olarak spor karşılaşmalarında rol alan kişilerin maddi ve manevi haklarına yönelik saldırıların ya da saldırı tehdidinin varlığı anlaşılır. Spor karşılaşmalarında oyuncuların, hakemlerin, gözlemcilerin ve benzeri kişilerin haklarına yönelik saldırılardan emin olmamaları spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizlik durumunun ilk örneğidir. Özellikle rakip/konuk takım oyuncularının tehdit altında olduğu durumlarda spor karşılaşmalarının spor ruhuna uygun olarak yürütülmesi olanaksızdır.

Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizlik olarak değerlendirilecek bir başka durum ise, spor karşılaşmalarında izleyici durumundaki kişilerin haklarına yönelik ortaya çıkması olası risklerin gerçekleşmesidir. Seyircilerin maddi ve manevi varlıklarına yönelen tehlikelerin yanında spor karşılaşmalarının seyir güvenliğini ve konforunu olumsuz etkileyen durumların varlığı da düzensizlik olarak değerlendirilmelidir.

C-SPOR KARŞILAŞMALARINDA YASAKLAR

Spor karşılaşmalarının düzen içerisinde yürütülebilmesi için yasak olan davranışlar ve maddeler, spor güvenliğine yönelik olarak dışarıdan risk doğuracak durumların engellenmesi amacına yönelik olarak belirlenmektedir. Spor karşılaşmalarının yapılması sırasında oyun kuralları içerisinde yer alan yasaklardan daha farklıdırlar. Oyun kuralları arasında yer alan yasak davranışlar, sporcuların bir birlerine karşı dürüst/temiz oyun kuralı içerisinde davranmalarını sağlamaya yönelik kurallardır ve genellikle gerçekleştirilen spor aktivitelerinin ait olduğu spor dalının ulusal ve uluslar arası özerk yapılı kurumları tarafından belirlenir. Buna karşılık inceleme konusu olan yasaklar ise, spor karşılaşmalarının güvenli bir şekilde yapılmasını tehlikeye düşüren, sporcuların dışındaki kişilerden gelen davranışlardır ve yasa koyucu tarafından yasak kapsamına alınmışlardır. Spor karşılaşmalarının yapılış kurallarına aykırı davranan bir sporcuya uygulanacak yaptırımlar spor otoriteleri tarafından uygulanırken, inceleme konusu yasaklara aykırı davranışların yaptırımı idari ya da yargısal yaptırımlar olarak kamu otoriteleri tarafından uygulanır.

Spor karşılaşmalarında geçerli olan yasaklar, yasak maddelerin bulundurulması, yasak fiillerin işlenmesi, yasak sözlerin sarf edilmesi, yasak görüntülerin yayınlanması gibi farklı başlıklar altında toplanmaktadır.

1-Bulundurulması Yasak Maddeler

Yasa koyucunun getirdiği düzenlemeye göre; “Spor alanlarında; her türlü silâh, kesici veya delici alet, sis bombası, ses bombası veya maytap gibi patlayıcı, parlayıcı, yanıcı, yakıcı maddeler ile taş, metal gibi fırlatılabilecek veya yaralayıcı nitelikte sert cisim veya tehlike arz edebilecek veya müsabaka düzenini bozabilecek diğer maddeler ile alkollü içecekler ve çevreyi kirletecek nitelikte konfeti ve benzeri cisimler bulundurulamaz ve satılamaz. Belirtilen  madde ve cisimlerin, spor müsabakalarının yapıldığı alanlara ve bu alanlardaki kapalı mekânlara sokulması, saklanması ve bu alanlar içerisinde taşınması veya kullanılması yasaktır”(SMŞDÖDK m.11). Yasa koyucunun düzenlemesine göre; “spor müsabakalarının gerçekleştirilmesine elverişli müsabaka alanları ile seyircilere ait seyir alanları, sporculara ait soyunma odası ve diğer spor yapmaya elverişli alanlar ile bunların eklenti ve çevresi spor alanı olarak kabul edilmektedir” (SMŞDÖDK m.3).

Bu maddelerin spor alanı olarak belirlenen sınırlar içerisinde satılması, bulundurulması, bu alanlara sokulması, taşınması ve kullanılması spor karşılaşmalarının düzen içerisinde gerçekleştirilmesine engel oluşturacak nitelikte olduğundan yasa koyucu tarafından yasak kapsamına alınmıştır. Belirtilen maddelerin satılması, bulundurulması, taşınması ve kullanılması durumunda sporcular, izleyiciler, diğer kişi ve görevliler açısından her hangi bir tehlikenin doğmasının engellenmesi amacıyla yasa koyucu yasaklayıcı hükümler getirmiştir.

2-Yasak Davranışlar

Yasak davranışlar elbette ki yasak olan maddelerin taşınmasını, satılmasını, kullanılmasını ve benzeri durumları kapsar. Bu davranışlara ek olarak yasa koyucu “Müsabakanın yapılacağı yerde veya yakın çevresindeki yollarda, meydanlarda, caddelerde veya benzeri yerlerde, toplu taşıma araçlarında, umuma açık diğer mekanlarda ferdî veya toplu olarak, rakip takım ile taraftarlarını, kulüp başkan ve yöneticilerini, antrenörünü ve sporcularını, hakemleri ve federasyon yöneticilerini, müsabakada görev yapan diğer kişileri, söz veya hareketlerle aşağılayıcı, tahrik ve taciz edici kötü söz niteliğinde slogan atılması ve çirkin tezahüratta bulunulmasını” yasaklamıştır(SMŞDÖDK m.12). Yasa koyucunun çirkin ve kötü tezahüratın ve benzeri durumların yasaklanması yönündeki iradesi, sporcuların dürüst oyun kuralı içerisinde yarışmalarına olanak sağlayacak ve çirkin ve kötü tezahürat sonrasında ortaya çıkması olası şiddet hareketlerinin nedenlerinden birini ortadan kaldırmaya hizmet edecektir.

Yasa koyucu yasak davranışlar arasına usulsüz bilet satışlarını da koymuştur. Düzenlemeye göre; “Spor müsabakalarının yapıldığı alanlar çevresinde bilet satışı için ayrılmış yerler ile ilgili federasyon veya kulüp tarafından uygun görülen yerler ve görevliler dışında bilet satışı yapılamaz. Spor müsabakalarında her ne surette olursa olsun, toplu veya organize biçimde rayiç bedelin altında veya üstünde, müsabaka biletinin temini, dağıtımı, bilette yazılı bedelin üstünde satılması ve kapasitenin üstünde seyirci alınması veya bu yerlere biletsiz seyirci kabul edilmesi yasaktır” (SMŞDÖDK m.14). Yasa koyucu tarafından getirilen bu yasağın amaçları arasında spor kulüplerinin, sporcuların ve seyircilerin zarar görmesinin önlenmesi de bulunmaktadır. Ancak, usulsüz bilet satışının yasaklanmasında temel amaç, karşılaşma güvenliğinin sağlanmasıdır. Spor alanlarının kapasitelerinin üzerinde seyirci alınması durumunda yaşanacak güvenlik sorunlarının önlenebilmesi amacıyla bilet satışının yetkili kişi ve kuruluşlar dışında yapılmasının önlenmesi zorunludur.

Spor karşılaşmalarında yasak kapsamında bulunan bir başka davranış grubu ise karşılaşma alanına girilmemesi ve spor ruhuna aykırı yazı, afiş, pankart ve benzeri yazıların karşılaşma alanına asılmasına ilişkin yasaklaradır. Yasal düzenlemeye göre; “Müsabaka için seyircilerin alınmaya başlanmasından, müsabaka sonrası seyircinin tamamen tahliyesine kadar geçecek sürede ulusal veya uluslararası federasyonların öngördüğü görevli kişiler dışında kalan kişilerin ve seyircilerin her ne şekilde olursa olsun müsabaka alanına girmesi yasaktır.

Spor ahlâkına aykırı, tahrik edici, aşağılayıcı, dil, din, mezhep, ırk, cinsiyet, etnik ve siyasî ayrımcılığa yönelik söz sarf edilmesi veya bu mahiyette afiş veya pankartların müsabaka alanına veya yakın çevresine asılması yasaktır” (SMŞDÖDK m.17).

3-Yasak Beyanlar

Yasak maddeler ve yasak davranışlar gibi, sporla yakından ilgili kişilerin kontrolsüz bir şekilde yapacakları açıklamalar da sporun düzen içerisinde yapılmasına engel olabilir. Taraftarları ya da sporcuları tahrik edecek bir açıklama spor karşılaşmalarının düzen içerisinde yapılmasına engel oluşturabilir. Yapılacak açıklamaların tahrik ediciliği kadar açıklamayı yapanın kimliği de önem taşımaktadır. Tahrik edici ve kışkırtıcı nitelikte bir açıklama yapılmasında kullanılan ifadeler kadar, kim tarafından ifade edildiği de önem taşımaktadır. Yasa koyucu tarafları tahrik etme ya da kışkırtma riski taşıyan beyanların verilmesini ayrı bir başlık altında düzenlemiş ve yasaklamıştır. Yasada yer alan düzenlemeye göre; “Spor kulübü başkan ve yöneticileri, idarî veya teknik personeli veya sporcuları ile spor kulüplerinin taraftarlarınca kurulan derneklerin başkan ve yönetim kurulu üyeleri ve taraftar temsilcileri, yazılı veya görsel medyaya; kendi taraftarlarını kışkırtıcı, hakemleri, rakiplerini veya taraftarlarını tahrik edici veya aşağılayıcı şekilde beyan veya demeç veremezler” (SMŞDÖDK m.15). Yasa koyucu beyan yasağı getirirken bulundukları konumları gereği verdikleri tahrik edici ve kışkırtıcı beyanlarla büyük kitleler üzerinde olumsuz etkide bulunacak olan kişilere yasak getirmiştir. Tahrik edici ve kışkırtıcı beyanlarının olumsuz sonuçları sınırlı düzeyde kalacak olan taraftarların bireysel açıklamaları yasak kapsamına alınmamıştır. Bireysel beyanların kötü tezahürat kapsamında olması durumunda bir başka noktadan yasak kapsamına alınmış olduğu da gözden kaçırılmamalıdır.

4-Yasak Yayınlar

            Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde önem taşıyan bir başka nokta ise, yayıncı kuruluşların şiddet ve düzensizliğe neden olan olumsuz görüntü ve açıklamaları yayınlamaması ve haber yapmamasıdır. Basın yayın kuruluşlarının yayın sorumluluğuna aykırı davranmaları durumunda sporda şiddet ve düzensizliğin önüne geçilmesi çok daha zor olacaktır. Basın yayın kuruluşlarının şiddet ve düzensizliğe neden olacak yayın yapmamalarının yanında, düzeni sağlamaya yardımcı olacak yayınlar yapmaları gerekir. Kamu düzeninin ve spor karşılaşmalarında düzenin sağlanmasına yönelik olarak yayın yapmaları konusunda basın yayın kuruluşlarının zorlanması her zaman doğru olmayabilir, buna karşılık basın yayın kuruluşlarının şiddet ve düzensizliğe neden olacak yayınlarının yasaklanması zorunludur.

Yasa koyucu, basın yayın kuruluşlarının spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önüne geçilebilmesi için yayınlarında kaçınmaları gereken yayın yasaklarını açıkça düzenlemiştir. Düzenlemeye göre; “Spor müsabakalarını canlı olarak yayınlayan yayın kuruluşu ile diğer yazılı ve görsel yayın kuruluşları, bu Kanunun amacına aykırı nitelikteki afiş, pankart, söz, fiil ve davranışları yayınlayamaz. Canlı yayın halinde vuku bulan yasak söz, fiil ve davranışlar, haber amaçlı da olsa birden fazla yayınlanamaz.

Basın ve yayın organları; söz, yazı veya davranışlarla spor kulüplerini, taraftarlarını, spor adamlarını şiddete, kulüpler arası husumete veya suça teşvik edici eylem ve davranışlarda bulunamaz, eleştiri amacı dışında aşağılayıcı yorum veya haber yayınlayamaz” (SMŞDÖDK m.16).

 

II-ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİ

Şiddet ve düzensizliğin önlenmesi, spor karşılaşmalarının sporun ruhuna uygun bir şekilde yapılmasını, tamamlanmasını ve sporcu, taraftar, yönetici ve diğer görevlilerinin can, mal, manevi kişiliklerinin zarar görmeden spor alanlarından ayrılmalarını ifade eder. Spor karşılaşmalarının düzen içerisinde yapılabilmesi için yasa koyucu tarafından belirlenen yasaklara uyulması ve kamu ve özel/özerk makamların görev ve sorumluluklarının gereğini yerine getirmeleri şarttır.

A-ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİ ÖNLEMLERİ

Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenebilmesi için yasa koyucu tarafından öngörülen yasaklar, yerine getirilmesi gereken görevler, yapılması gereken spor karşılaşma alanı düzenlemeleri ve alınması gereken tedbirler şiddet ve düzensizliğin önlenmesine yönelik faaliyetlerdir.

Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesine yönelik önlemlerin alınmasında kimi zaman kamu makamları kimi zamansa özel ve özerk kurum ve kuruluşlar görevli ve yetkilidir.

B-ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNDE GÖREVLİ OLAN KİŞİ VE KURUMLAR

Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenebilmesine yönelik görev, sorumluluk ve yetkiler sadece idari makamlara tanınmamıştır. İdarenin yanında sporla ilgilenen özel/özerk kuruluşlar da şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde görev, yetki ve sorumluluklara sahiptirler. Özel/özerk kurumların yanında özel kişilerin de sorumlulukları bulunmaktadır. Spor karşılaşmalarında ortaya çıkması olası şiddet ve düzensizliğin önüne geçilebilmesi, ilgili kişi ve kurumların iyi koordine olması ve yönetilmesiyle olanaklıdır[10].

1-Özel/Özerk Kişi ve Kuruluşlar

İdare dışında bulunan kişi ve kuruluşların da spor karşılaşmalarının düzen içerisinde yürütülmesini sağlamaya yönelik görevleri ve sorumlulukları bulunduğu tartışmasızdır. Özel kişi ve kuruluşlar denildiğinde spor kulüpleri, ilgili spor dalının ulusal ve uluslar arası özerk otoriteleri, taraftar dernekleri, taraftarlar, yöneticiler, teknik adamlar ve benzeri kişiler sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesi konusunda sorumluluk taşımaktadırlar.

Karşılaşma alanlarının güvenlik ve düzen açısından uygun ölçülerde yapılması, fiziki olumsuzlukların ortadan kaldırılması, yorum, açıklama ve beyanlarda şiddete yönelik ifadeler kullanılmaması öncelikli olarak yerine getirilmesi gereken sorumluluklardır. Buna ek olarak, özel güvenlik görevlileri aracılığıyla gerçekleştirilecek güvenlik önlemleri alınması yönündeki uygulamalar da kamu makamları dışında kalan özel/özerk kişi ve kuruluşların görevleri arasında yer almaktadır. İnceleme konumuz idarenin görev, yetki ve sorumlulukları olduğundan konunun ayrıntılarına girilmeyecektir.

2-Kamu Kurum ve Makamları

Sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde görev ve sorumluluk ağırlıklı olarak idareye verilmiştir. 5149 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun yürürlüğe girmeden önce, spor karşılaşmalarında güvenliğin sağlanması genel idari kolluk görevleri kapsamında kabul edilmekte ve sorumluluk genel kolluk birimleri tarafından yerine getirilmekteydi. Yasa koyucu konuyu özel bir yasal düzenlemeye tabi tutmuş ve spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesi konusunda alınması gereken önlemleri, uyulması gereken yasakları ve bu konudaki sorumluluğu taşıyacak makam, kişi ve kuruluşları belirlemiştir.

Yeni düzenlemeye göre de kamu kurum ve makamları spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde sorumluluğun büyük kısmını taşımaya devam etmektedirler. Oysa özel güvenlik kuruluşlarının sağladığı özel güvenlik faaliyetlerine yasal zemin oluşturulmuş olması karşısında genel kolluk teşkilatının spor karşılaşmalarının güvenlik ve düzeninden sorumlu tutulması yerinde değildir. Yeni yasa, il ve ilçe spor güvenlik kurullarını, karşılaşma güvenlik amirlerini, mülki idare amirleri ve kolluk müdür ve komutanlarını spor karşılaşmalarının güvenliğinden sorumlu makam ve kurumlar olarak belirlemiştir.

a. Spor Güvenlik Kurulları

Spor güvenlik kurulları il ve ilçelerde karşılaşma güvenliğinin sağlanması konusunda görevli ve yetkili kurullardır. İl Spor Güvenlik Kurulu; “Her ilde vali veya vali yardımcısının başkanlığında belediye başkanlığı, il jandarma komutanlığı, il emniyet müdürlüğü, gençlik ve spor il müdürlüğü, ilgili federasyon, il sağlık müdürlüğü temsilcileri ve gerekli görülecek spor kulüplerinin yetkilileri ile basın kuruluşlarının ve ilgili kamu kuruluşlarının temsilcilerinden oluşturulan kuruldur” (SMŞDÖDK m.3). İlçe Spor Güvenlik Kurulu; “Her ilçede kaymakam başkanlığında il spor güvenlik kurulunda yer alan kurum ve kuruluşların ilçedeki temsilcilerinden oluşturulan kuruldur” (SMŞDÖDK m.3).

b.Karşılaşma Güvenlik Amirleri

Spor karşılaşmalarında alınacak güvenlik önlemlerinin yürütülmesi ve denetlenmesi konularında yetkili olmak üzere o yerin en büyük mülkî idare amirince belirlenecek rütbeli emniyet görevlisi, müsabaka güvenlik amiri olarak görevlendirilir. Müsabaka güvenlik amiri, müsabakanın güvenliği ile ilgili tüm kişi ve kuruluşlarla gerekli koordinasyonu sağlamakla yetkili ve görevlidir(SMŞDÖDK m.3).

c.Mülki İdare Amirleri

Mülki idare amirleri, görev bölgelerinde yapılacak spor karşılaşmalarının şiddetten uzak ve düzen içerisinde gerçekleştirilmesinden sorumlu en üst makamdır. Karşılaşma güvenlik amirinin belirlenmesinden, alınacak kararların doğru uygulanıp uygulanmadığına, spor alanlarında görev alan özel güvenlik görevlileri üzerinde gerekli denetim yapılmasından acil durumda gerekli kolluk önlemlerinin belirlenmesine kadar pek çok yetki mülki idare amirince kullanılabilecektir.

d.Kolluk Müdürleri ve Komutanları

            İl ve ilçe kolluk birimlerinin amirleri olan il ve ilçe emniyet müdürleri ve jandarma komutanları, bulundukları bölgede kamu düzeninden sorumlu idari birimlerin üst düzey yöneticileri olarak sporda şiddet ve düzensizliğin önlenmesinden sorumlu kamu görevlileridir. Bu görevliler yerine getirmekle yükümlü oldukları kamu görevlerine ek olarak il ve ilçe spor güvenlik kurullarında da görev aldıklarından dolayı spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesinde sorumluluk alan kamu görevlileridir.

 

III-ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNDE İDARENİN GÖREV VE YETKİLERİ

5149 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda yer alan düzenlemeler, şiddet ve düzensizliğin önlenmesi konusunda idarenin görev, yetki ve sorumluluğunun aktif olarak devam etmesini hükme bağlamıştır. Yasada yer alan düzenlemelerde, idarenin spor güvenlik kurulları oluşturmak ve gerekli kararları almanın yanında bu kararların uygulanması konusunda da sorumluluğu devam etmektedir. Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesi konusunda idari birimler olarak, il ve ilçe spor güvenlik kurulları, mülki idare amirleri, il ve ilçe emniyet müdürleri ve jandarma komutanlarıyla karşılaşma güvenlik amirlerinin görev, yetki ve sorumlulukları bulunmaktadır.

A-SPOR GÜVENLİK KURULLARI

Spor güvenlik kurullarının kuruluşu 5149 Sayılı Yasada düzenlenmiş olup görev, yetki ve sorumluluklarının ayrıntısı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelikte düzenlenmiştir (SMŞDÖDK Uy. Yön)[11].

Her ilde vali veya vali yardımcısının başkanlığında belediye başkanlığı, il jandarma komutanlığı, il emniyet müdürlüğü, gençlik ve spor il müdürlüğü, ilgili federasyon, il sağlık müdürlüğü temsilcileri ve gerekli görülecek spor kulüplerinin yetkilileri ile basın kuruluşlarının ve ilgili kamu kuruluşlarının temsilcilerinden il spor güvenlik kurulu, her ilçede kaymakam başkanlığında il spor güvenlik kurulunda yer alan kurum ve kuruluşların ilçedeki temsilcilerinden ilçe spor güvenlik kurulu oluşur. Kurul ayda bir defa olağan ve lüzumunda olağanüstü toplanmak suretiyle il ve ilçelerde yapılacak bütün spor müsabakalarında alınması gerekli güvenlik tedbirlerini belirler.

İl ve ilçe spor güvenlik kurulunun görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır(SMŞDÖDK Uy. Yön. m.5):

a) Spor müsabakalarında güvenliğin ulusal mevzuatımız ve uluslararası kurallar çerçevesinde sağlanması amacıyla teknik alt yapının oluşturulmasını ve uzman personelin görevlendirilmesini sağlamak,

b) Spor güvenliğinden sorumlu olan kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamak,

c) Spor müsabakalarında kültürel ve etnik faktörlere dayalı kötü tezahürat ve taşkınlıkların önlenmesine dair tedbirlerin alınmasını sağlamak,

d) Haklarında adli veya idari merciler tarafından spor saha ve/veya tesislerine girme yasağı bulunanların, spor tesislerine girmelerinin engellenmesi için gerekli tedbirleri almak, aldırmak,

e) 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanuna aykırı eylemde bulunanlar hakkında resen veya kendisine gelen şikayet ve ihbarlar üzerine inceleme yapmak, inceleme sonucunda hazırlayacağı raporu mahallin en büyük mülki idare amirine sunmak,

f) Müsabaka alanı ile seyir alanı arasına fiziki engellerin konulmasına veya kaldırılmasına karar vermek,

g) Müsabakada görevlendirilecek genel kolluk personeli ile 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda belirtilen süre içerisinde oluşturulacak özel güvenlik personelinin sayıları ve görev saatini belirlemek,

h) Uluslararası federasyonların talimatlarının uygulamaya konulması ve gerekli ek önlemlerin aldırılması konusunda ilgili federasyonlarla işbirliği yapmak.

B-KARŞILAŞMA GÜVENLİK AMİRLERİ

Müsabaka güvenlik amirinin görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır(SMŞDÖDK Uy. Yön. m.6):

a) Müsabakanın yapılacağı spor alanı ve çevresinde gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmasını sağlamak ve kontrol etmek,

b) Özel güvenlik personelinin olaylara müdahalede yetersiz kaldığı durumlarda ve gerekli gördüğü hallerde saha içi ve tribün güvenliğini sağlamak amacıyla olayların meydana geldiği alanlara genel kolluk güçlerinin müdahale etmesini sağlamak,

c) Müsabakanın güvenliği ile ilgili kurum ve kuruluşların yetkilileriyle koordinasyonu sağlamak,

d) Spor müsabakalarında şiddet ve düzensizliğe ilişkin fiilleri işleyenleri tespit etmek, şartlar müsait olduğu takdirde şahısları müsabaka alanının dışına çıkarmak, mevcut şartlar ve kamu düzeni mülahazalarıyla anında dışarı çıkartılması uygun görülmeyen kişiler veya taraflar gruplarını her türlü kamera, fotoğraf makinesi gibi teknik araçlarla tespit ettirmek ve eylemleri tanıkla veya diğer belgelerle delillendirerek haklarında yasal işlemler yapılmasını sağlamak,

e) Federasyonun bağlı olduğu uluslararası federasyonun güvenlik tedbirleriyle ilgili her türlü kurallarını uygulamak ve takip etmek,

f) Müsabaka öncesi ve sonrası gerekli gördüğü hallerde anonslar yaptırmak,

g) Spor tesisinde bulunan güvenlik kameralarının çalışması için gerekli tedbirleri aldırmak,

h) Güvenlik kamerası veya teknik donanım kurulamayan spor tesislerinin özelliğine göre gerekli önlemleri aldırmak,

i) Spor ahlakına aykırı, tahrik edici, aşağılayıcı, dil, din, mezhep, ırk, cinsiyet, etnik ve siyasi ayrımcılığa yönelik söz sarf edilmesi veya bu mahiyette afiş veya pankartların spor alanına sokulmasını engelleyici tedbirleri almak ve bu afişlerin spor alanının yakın çevresine asılmasını engellemek.

C-MÜLKİ İDARE AMİRLERİ

Mülki idare amirleri, görev bölgelerinde şiddet ve düzensizliğin önlenmesinden sorumlu en üst kamu görevlileridir. Mülki idare amirleri şiddet ve düzensizliğin önlenmesine yönelik karar alan spor güvenlik kurullarının çalışmalarının etkin bir şekilde yürütülmesini sağlarlar. Kolluk müdür ve komutanlarının görevlerini yerine getirmelerinin denetim sorumluluğunu taşırlar. Karşılaşma güvenlik amirinin seçimi ve görevlerini yerine getirmelerinin denetimini gerçekleştirme görev ve sorumluluğu mülki idare amirlerindedir.

Spor karşılaşmalarının şiddet ve düzensizlikten uzak bir şekilde yapılabilmesini sağlamaya yönelik tedbirlerin alınması ve aykırı davranılması durumunda uygulanacak tedbir ve idari nitelikteki yaptırımlar konusunda da mülki idare amirlerinin görev, yetki ve sorumlulukları bulunmaktadır. İdari tedbirler ve yaptırımlar konusu sonraki başlıkta inceleneceğinden ilgili başlıkta mülki idare amirlerinin konuya ilişkin yetkileri üzerinde ayrıntılı durulacaktır.

D-KOLLUK MÜDÜRLERİ VE KOMUTANLARI

            İl/ilçe emniyet müdürlükleri ile il/ilçe jandarma komutanlıklarının görev, yetki ve sorumlulukları şunlardır(SMŞDÖDK Uy. Yön. m.7):

a) Yapılacak her türlü spor müsabakalarında, il/ilçe genelinde gerekli tedbirleri almak,

b) Müsabaka öncesinde, müsabakanın yapılacağı alana seyirci alınmadan önce güvenlik kontrolünü yapmak veya yaptırmak,

c) Spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile turnike girişlerinde müsabaka ile ilgili olarak hakim kararı veya gecikmesinde sakınca olan hallerde mülki idare amirinin yazılı izni ile üst araması yapılmasını sağlamak veya kendi denetiminde özel güvenlik personeline üst araması yaptırmak,

d) Spor alanının dış güvenliğini sağlamak,

e) Müsabaka güvenlik amirinin talimatı ile saha içi veya tribün güvenliğini sağlamak amacıyla olayların meydana geldiği alana müdahale etmek ve olay çıkaran kişileri müsabaka alanı dışına çıkarmak,

f) Fanatizmin önlenmesi, faillerin tespiti, eylemlerin delillendirilmesi, verilen cezanın takibi ve 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanuna aykırı eylem ve davranışların engellenmesi amacıyla bilgi bankası oluşturmak ve toplanan bilgileri üç ayda bir ilgili federasyona bildirmek,

g) 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda belirtilen yasaklara uymayan kişilerin kimlik bilgilerini fotoğraflı olarak kaydetmek, bu kişileri takibe almak ve bu kişilerle ilgili gerekli işlemlerin yapılmasını sağlamak üzere mensubu bulunduğu dernek veya kulübe bilgi vermek,

h) Açıkça anlaşılabilecek şekilde alkollü olduğu tespit edilen kişilerin spor alanına girmesini engellemek,

i) Spor alanına girmesi yasaklı olan kişilerin, spor alanına girmesini engellemek,

j) Her türlü silah, kesici veya delici alet, sis bombası, ses bombası veya maytap gibi patlayıcı, parlayıcı, yanıcı, yakıcı maddeler ile taş, metal gibi fırlatılabilecek veya yaralayıcı nitelikte sert cisim veya tehlike arz edebilecek veya müsabaka düzenini bozabilecek diğer maddeler ile alkollü içecekler ve çevreyi kirletecek nitelikte konfeti ve benzeri cisimlerin spor alanında satılmasına ve bu alana sokulmasına engel olmak,

k) Spor alanı çevresinde bulunan ve insan hayatı açısından tehlike oluşturabilecek yerlerden müsabakaların seyredilmemesi için gerekli önlemleri almak,

l) 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda yazılı yasaklara aykırı davranan yabancı uyruklu kişileri sınır dışı etmek ve mensup oldukları ülkenin diplomatik temsilcilerine bilgi vermek,

m) Müsabakadan önce veya sonra, her iki takımın seyirci topluluklarını birbirinden ayıracak güvenlik tedbirlerini almak,

n) Spor kulüpleri tarafından belirlenen taraftar temsilcileri hakkında gerekli araştırmayı yaparak, sonucunu ilgili yerin en büyük mülki idare amirine bildirmek,

o) 5149 sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında konusu suç teşkil eden eylemleri ve bu eylemleri gerçekleştiren failleri tespit etmek ve suçun nevine göre adli veya idari mercilere bildirmek,

p) Müsabakanın yapılacağı spor alanının çevresinde sahte bilet veya karaborsa bilet satışını engellemek, bu fiili gerçekleştiren kişiler hakkında yasal işlem yapmak,

r) Kulüpler veya tesisten sorumlu kurum ve kuruluşlar ile diğer gerçek veya tüzel kişiler tarafından işletilmek üzere tesis çevresinde oluşturan otoparklardaki düzeni ve tesise bağlanan yollardaki trafik akışının sağlanması için gerekli trafik önlemlerini almak.

 

IV-ŞİDDET VE DÜZENSİZLİĞİN ÖNLENMESİNDE GÜVENLİK TEDBİRLERİ VE İDARİ YAPTIRIMLAR

Spor karşılaşmalarında yaşanan şiddet ve düzensizliğin yaptırımlarının öncelikle spor dallarının özelliklerine göre ve spora özgü yaptırımlar olduğu yadsınamaz[12]. Spor karşılaşmalarının şiddet ve düzensizlikten uzak bir şekilde tamamlanabilmesi için alınması gereken güvenlik önlemleri ve aykırı davranışlara uygulanacak yaptırımlar yasal düzenlemenin özünü oluşturmaktadır. Spor karşılaşmalarının düzenli bir şekilde yapılabilmesi güvenlik önlemlerine uyulmasına bağlı olduğu kadar, ilke ve kurallara aykırı davrananlara uygulanması öngörülen yaptırımların gerçekten caydırıcı olmasına da bağlıdır.

A-GÜVENLİK ÖNLEMLERİ

Güvenlik önlemleri, spor karşılaşmalarında olası şiddet ve düzensizliğin oluş nedenlerini ortadan kaldırmaya yönelik önlemlerdir.

Spor karşılaşmalarının yapılacağı alana, güvenlik güçlerince gerçekleştirilecek kontrolden sonra seyirci alınır. Spor alanlarının çevresinde, stadyum veya spor salonu girişleri ile turnike girişlerinde, müsabakayla ilgili olarak hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca olan hallerde mülkî amirin yazılı izni ile genel güvenlik güçlerince veya genel güvenlik güçlerinin denetiminde, özel güvenlik güçlerince üst araması yapılır ve Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun amacına aykırı madde ve cisimlere el konulur(SMŞDÖDK m.6).

Açık alanlarda yapılan spor karşılaşmalarında; müsabaka alanının çevresinde bulunan ve insan hayatı açısından tehlike oluşturabilecek yerlerde spor karşılaşmalarının seyredilmemesi için spor güvenlik kurulları gerekli önlemler alınmasını sağlar(SMŞDÖDK m.13). Spor karşılaşmalarının izlenmesinden kaynaklanan ve şiddet kapsamında bulunmamakla birlikte seyircilerin yaşamı üzerinde riskler oluşturacak olumsuzlukların karşılanması konusunda gerekli tedbirleri almak idarenin görevleri arasındadır.

Spor karşılaşmalarının güvenliğini tehlikeye düşürecek maddeleri karşılaşma alanlarına sokan ve kullanan kişilerin spor karşılaşmalarından belli sürelerle men edilmeleri yönünde uygulanacak yaptırımlar bir yönüyle yaptırım bir yönüyle de güvenlik tedbiridir(SMŞDÖDK m.18). Yasak maddeleri spor alanlarına sokan kişilere birinci ihlalde dört ay süreyle spor karşılaşmalarını izlemekten men cezası öngörülmüş ve fiilin tekrarında men süresinin sekiz ay olacağı düzenlenmiştir. Yasa düzenlemesinde ihlalin üçüncü kez tekrarlanması durumunda cezanın artırılacağına ilişkin her hangi bir hüküm bulunmamaktadır. Spor alanlarına yasak maddeleri sokmayı meslek edinen kişilerin caydırılması açısından ikinci seferden sonraki ihlallerin yaptırımının ağırlaştırılmaması ve spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğe yol açan yasak maddelerin ticaretini yapan kişilerin süresiz olarak men edilmesi yönünde bir yaptırımın öngörülmemiş olması yasal düzenleme açısından bir eksikliktir. Aynı şekilde yasak maddeleri spor alanlarında kullanan kişilere birinci seferde altı ay, tekrarında bir yıl süreyle karşılaşmaları seyirden men cezası verilmesi yönündeki düzenleme de bu yönüyle yetersizdir. Spor karşılaşmalarında sürekli düzeni bozan kişilere karşı gittikçe ağırlaşan yaptırımların uygulanması daha yerine olacaktır. İdari yaptırımların artırılarak uygulanması ya da adli ceza yaptırımlarının öngörülmesi kamu yararı açısından yerinde bir düzenleme olacaktır.

Kışkırtıcı ve tahrik edici beyan ve açıklamalarda bulunmaları yasaklanmış olan kişilerin, bu yasağa aykırı davranmaları durumunda ilk seferinde üç aydan altı aya, tekrarı durumunda ise altı aydan bir yıla kadar spor karşılaşmalarını seyirden men cezası verilir(SMŞDÖDK m.21). Spor karşılaşmalarını izlemekten men cezalarının bütün spor karşılaşmalarını men şeklinde mi yoksa aykırı davranışın gerçekleştiği spor dalı için mi geçerli olduğu açık değildir. Ancak, spor karşılaşmalarının şiddet ve düzensizlikten uzak bir şekilde yapılması bir bütün olarak ele alınmasında yarar bulunduğundan, düzen açısından risk taşıyan davranışı sergileyen kişilerin her türlü spor karşılaşmalarından uzak tutulması kamu yararına daha uygundur.

5149 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda yer alan yasaklara uymayanlar hakkında; söz konusu fiil, müsabaka alanının seyirciye ayrılmış yerlerinde gerçekleştirilmiş ise bu kişi veya kişiler şartlar müsait olduğu takdirde yetkililer veya güvenlik görevlilerince müsabaka alanı dışına çıkarılır ve haklarında yasal işlemler başlatılır(SMŞDÖDK m.19).

İşledikleri fiillerle müsabakanın yapıldığı spor alanının zarara uğramasına sebebiyet veren kişilere, altı ay spor müsabakalarını seyirden men cezası, tekrarı halinde bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden men cezası verilir(SMŞDÖDK m.24).

Yasal düzenlemede yer alan bu güvenlik önlemleri, genel idari kolluk kapsamında uygulanacak olan tedbirlerdir. Kolluk faaliyetlerinin tabi olduğu hukuki rejime tabiidir. Kolluk faaliyetlerinin yürütülmesinde uyulması gereken ilkelere uygun olarak gerçekleştirilirler.

B-İDARİ PARA CEZALARI

Spor karşılaşmalarının düzen içerisinde yapılmasını sağlamaya yönelik olarak öngörülmüş bulunan yasaklara aykırı davranılması durumunda, yasaklara aykırı davranan kişilere idari para cezası uygulanması yetkisi yasa koyucu tarafından idareye tanınmıştır(SMŞDÖDK m.18, 20, 21).

Spor alanlarında bulundurulması yasak olan maddeleri bu alanlara sokanlar hakkında fiilin ilk işlenişinde 750 YTL, tekrar işlenişinde 2500YTL idari para cezası uygulanacaktır. Fiilin tekrar işlenişinde 2500YTL cezanın, üçüncü, dördüncü ve diğer tekrar durumlarında artırılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmaması nedeniyle yasak maddeleri spor alanlarına sokan kişiler açısından arttırılmadan uygulanması gerektiği açıktır. Yasa koyucu ikinci kez demek yerine tekrarı halinde 2500YTL uygulanır demekle ikinci ve daha sonraki ihlalleri aynı idari yaptırıma bağlamıştır. Bu haliyle yasa hükmü, yasak maddeleri spor alanlarına sokup satmak suretiyle meslek edinen kişiler açısından caydırıcı olmaktan uzaktır. Yasak maddeleri kullananlara birinci seferde 1000YTL, tekrarı durumunda ise 3000YTL idari para cezası verilmesi yönündeki düzenleme de bu yönüyle eleştiriye açıktır.

Spor karşılaşmalarında seyircilerin güvenliği açısından spor alanında bulunan seyirci kapasitesinin üzerinde seyirci alınmaması gerekir. Spor kulüplerinin seyirci kapasitesinin üzerinde bilet satması ya da bilet üzerindeki fiyattan fazla bedelle bilet satışına karşı da idari para cezası verilmesi hükme bağlanmıştır. Düzenlemeye göre; “seyir alanlarına kapasitesinden fazla veya bilette yazılı olan fiyatın üstünde bilet satışı yapılması halinde kulübe o müsabakaya ait toplam seyirci hâsılatının (bu müsabakaya isabet eden kombine bilet satışı dahil) % 25’i oranında idarî para cezası verilir. Kapasitenin üstünde seyirci alınması sebebiyle oluşan izdiham nedeniyle herhangi bir ölüm veya toplu yaralanma vuku bulması halinde bu idarî para cezası % 50 oranında uygulanır” (SMŞDÖDK m.20).

Yasak beyan ve demeç verme yasağına aykırı davranan kişiler açısından da idari para cezası verilmesi öngörülmüştür. Yasada yer alan düzenlemeye göre, 5149 Sayılı yasada öngörülen yasaklara aykırı biçimde beyanat veren teknik personel ve sporculara beş bin YTL’den elli bin YTL’ye  kadar idarî para cezası verilir. Beyan yasağına tabi diğer kişilere ise, ilk seferinde beş bin YTL’den otuz bin YTL’e, tekrarında ise, on bin YTL’den elli bin YTL’ye kadar idari para cezası verilir(SMŞDÖDK m.21).

Yayın yasağına aykırı davranan gerçek kişilere her seferinde on bin YTL, tüzel kişilere ise, elli bin YTL idari para cezası uygulanır(SMŞDÖDK m.22).

Karşılaşma alanlarına girmesi yasak olmasına rağmen alana giren kişilere ilk seferinde beş yüz YTL, tekrarı durumunda ise bin YTL idari para cezası verilir. Spor alanlarında taşınması ve asılması yasak afiş, pankart ve benzeri yazı ve resimler konusundaki yasaklara aykırı davrananlara bin YTL, tekrarı halinde ise, iki bin YTL idari para cezası verilir. Yasağı ihlal eden kişi bir kulüp ya da derneğin mensubu ise, ayrıca dernek ya da kulüp hakkında da üç bin YTL idari para cezası verilir(SMŞDÖDK m.23).

İşledikleri fiillerle müsabakanın yapıldığı spor alanının zarara uğramasına sebebiyet veren kişilere, altı ay spor müsabakalarını seyirden men cezası ile bin YTL, tekrarı halinde bir yıl süreyle spor müsabakalarını seyirden men ve iki bin YTL idarî para cezası verilir. Spor kulüpleri, müsabakanın yapıldığı spor alanının zarara uğramaması için her türlü önlemi almakla yükümlü olup meydana gelecek gerçek zararlar, zarara sebebiyet veren taraftarların mensubu bulundukları kulüpten tazmin edilir. Ayrıca zarar kadar idarî para cezası da verilir(SMŞDÖDK m.24).

Kulüplerin müsabaka yaptıkları spor alanlarında şiddet olaylarının vuku bulması nedeniyle bağlı bulundukları federasyon tarafından kulübe verilen cezadan ayrı olarak, ilgili kulübe, o kulübün bir önceki sezon elde ettiği toplam seyirci hâsılatının % 2’si oranında idarî para cezası verilir. Yeni kurulan kulüplere verilecek idarî para cezası bir sonraki sezon tahsil edilir(SMŞDÖDK m.25).

C-İDARİ YAPTIRIM KARARI VE CEZALARA KARŞI BAŞVURU

Kanuna aykırı eylemlerde bulunanlar hakkında spor güvenlik kurulunun re’sen veya kendisine gelen şikâyet ve ihbarlar üzerine yapacağı inceleme sonucunda mahallin en büyük mülkî idare amiri tarafından ilgili hakkında, 5149 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanundaki idarî para cezaları veya tedbirlerin uygulanmasına karar verilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. (SMŞDÖDK m.28).

 

SONUÇ

Spor karşılaşmalarında şiddet ve düzensizliğin önlenmesi amacıyla yapılmış olan yasal düzenleme, spor faaliyetlerinde yaşanan sorunların çözümüne yönelik olarak yapılmış özel bir düzenleme olması ve şiddeti önlemeye yönelik yeni tedbirler getirmesi nedeniyle olumlu bir adımdır. Yaşanan olumsuzluklar üzerine gerçekleştirilmiş böyle bir düzenlemenin sorunların aşılması açısından tam olarak yeterli olduğu söylenemez.

Spor faaliyetlerinin bir endüstri gibi değerlendirilmesi ve en karlı ticari faaliyetler arasında kabul edilmeye başlanmasıyla birlikte, kamusal yönü daha geri plana itilmiş durumdadır. Ticari yönü daha ağır basan bir faaliyetin[13] güvenliğinin ve düzeninin sağlanmasında genel kolluk birimlerinin görev alması yerine, güvenlik hizmetlerinin satın alınması yoluna gidilmesi daha doğrudur ve kamu yararına daha uygundur. Genel idari kolluğun öncelikli kamu düzeninin sağlanması ve korunması olmalıdır[14]. Spor karşılaşmalarının güvenlik hizmetlerinin satın alınmasında idari ya da özel kolluktan hizmet alınabilmesinin yolu açılmalıdır. Özellikle büyük şehirlerde sayıca yetersiz olan kolluk personelinin büyük bir kısmının spor karşılaşmalarında görevlendirilmesi ve kolluk güçlerinin genel kamu düzenini sağlama konusunda zaaf gösterebilecek duruma gelmeleri kamu yararı açısından kabul edilemez bir durumdur. Bir alış veriş merkezi ile bir stadyumun güvenliğinin sağlanması arasında bir fark bulunmamaktadır. Ticari olarak getiri elde eden kişilerin güvenliği de sağlaması gerekir[15].

Spor karşılaşmalarında güvenliğin sağlanmasına yönelik olarak görevli olacak karşılaşma güvenlik amirinin belirlenmesi ve güvenlik konularını koordine etmesi ve bu kişinin emniyet müdürleri arasında mülki idare amirince belirlenmesi yerinde olmakla birlikte, güvenliğin sağlanması konusunda ihtiyaç duyulan personelin öncelikli spor kulüpleri tarafından sağlanmasının genel uygulama olması düzenlenmelidir. Kulüpler tarafından sağlanan özel güvenlik görevlileri bulunamadığı ya da yeterli olmadığı durumlara bu hizmetin idari kolluk birimlerinden uygun durumda olanlardan gönüllülük esasına göre ve bedeli karşılığı sağlanması yoluna gidilmelidir.

5149 Sayılı Kanunda öngörülmüş bulunan yasaklar ve bu yasaklara aykırı davranılması durumunda uygulanacak olan tedbirler ve yaptırımlar önceki duruma göre bir ilerleme olmasına karşılık yeterince caydırıcı değildir. Para cezalarının mükerrer ihlal durumları için caydırıcı olduğu söylenemez. Men cezaları da para cezaları gibi yeterince etkili değildir. Men cezalarının caydırıcı olabilmesi için, ihlallerin tekrarlanması durumunda, ömür boyu ya da süresiz olarak spor karşılaşmalarını izlemekten men cezası öngörülmelidir. Men cezası alan kişilerin bir şekilde spor karşılaşma alanlarında bulunmasının önlenmesi ve yaptırımın etkinliği açısından, men cezası alınan zaman aralığında, spor karşılaşmalarının yapıldığı saatte cezalı kişinin ikametgâhına en yakın karakolda karşılaşma süresince hazır bulundurulması yönünde bir uygulama yapılmasında yarar vardır.

Spor karşılaşmalarının düzenini bozan ve katılımcıların zarar görmesine yol açan kişilerin, özellikle seyirciler, davranışlarına yaptırım uygulanması konusunda geleneksel yaklaşım terk edilerek, spora özgü yaptırımlar uygulanmasında etkinlik açısından zorunluluk vardır. Spor karşılaşmalarına seyirci olarak katılan kişilerin şiddet içeren ve düzensizliğe neden olan davranışlarının spor dallarının nitelikleri dikkate alınarak spor odaklı yaptırımların ön plana çıkarılması daha etkin olacaktır. Yaşamını taraftarı olduğu takımla özdeşleştirmiş kişiler açısından sportif faaliyetlere katılımla yakın ilişkili yaptırımlar daha caydırıcı olacaktır. Bu caydırıcılık doğrultusunda idari yaptırımların yeniden düzenlenmesinde yarar vardır.



* Yrd. Doç. Dr. Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi İdare Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi

[1] Spor faaliyetleri küreselleşme olgusuyla yakın ilgili sosyal aktivitelerdir. AB yönetimi farklı kültürel toplulukların birlik çatısı altında gerçek anlamda birleşmesinin sağlanabilmesinde spor faaliyetlerinden yararlanmayı çalışma programlarına dahil etmişlerdir.The European Union and the Sport, http://europa.eu.int/scadplus/leg/en/lvb/l35001.htm, Erişim tarihi: 15.01.2006

[2] Spor aktivitelerinin henüz yeterli düzeyde bir hukuki alt yapıları bulunmamaktadır. Özellikle AB uyum sürecinde yerine getirilmesi gereken düzenlemeler arasında spor mevzuatının da AB Müktesebatına uyumlu hale getirilmesi gerekmektedir. BIÇAKÇI, Levent. Spor ve Hukuk, Röportaj, Güncel Hukuk Dergisi, Sayı 7, Temmuz 2004.

[3] Spor aktiviteleri denilince, hafta sonu yürüyüşlerden, okullarda yürütülen spor faaliyetlerine, ulusal düzeyde yapılan yarışmalardan uluslar arası yarışmalara kadar yayılan sportif faaliyetler akla gelir. Sport Law, http://www.law.cornell.edu/wex/index.php/Sports_law  erişim tarihi: 15.01.2006

 

[4] 28.04.2004 Tarih ve 5149 Sayılı Spor Müsabakalarında Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun, 07.05.2004 Tarih ve 25455 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

[5] ERZİK, Şenes. Spor ve Hukuk, Röportaj, Güncel Hukuk Dergisi, Sayı 7, Temmuz 2004.

[6] DURAN, Lütfi. İdare Hukuku Ders Notları, Fakülteler Matbaası, İstanbul 1982, s.248

[7] ÖZAY, İl Han. Gün Işığında Yönetim. Alfa Yayınları, İstanbul 2002,s.490

[8] Spor karşılaşmalarında yaşanan düzensizlikler nedeniyle risklerin gerçekleşmesi durumunda ilgililerin ceza sorumluluğu da gündeme gelecektir. SCHİLD, Wolfgang, Çeviren: Hakan Hakari, Spor ve Ceza Hukuku, Seçkin Yayınevi, Ankara 2004, s.41-50

[9] Organize sporun toplumsal geçmişi ülkemiz açısından oldukça eskiye dayanmaktadır. YURDADÖN, Ergun. Sports in Turkey:The Pre-İslamic Period, The Sport Journal, United States Sport Academy, Volume 6, Number 3, Summer 2003

[10] GARDİNER,Simon/JAMES, Mark/O’LEARY, James/WELCH, Roger.Sports Law, Second Edition, Cavendish Publishing, England 2001, s.167

[11] Bakanlar Kurulunun 20.8.2004 Tarih ve 2004/755 karar Sayılı “Spor Müsabakalarında Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik”. 28.08.2004 Tarih ve 25567 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmıştır.

[12] REINHART,Michael, Çeviren: Veli Özer Özbek, Sportif Faaliyetleri Sırasında Yararlanmalar ve Kazalarda Ceza Tatbikatı Yapılmasında Kamu Menfaati, Spor ve Ceza Hukuku, s.58

[13] LEE, Soonhwan/ CHUN, Hyosung. Economic Values of Professional Sport Franchises in the United States, The Sport Journal, The Sport Journal, United States Sport Academy, Volume 5, Number 3, Fall 2002

[14] Kamu düzeni, kamuyu ilgilendiren ve kişiselleştirilmemiş bireysel menfaatlerin toplamından oluşan yararı ilgilendiren düzendir. ONAR, S. Sami. İdare Hukukunun Umumi Esasları, İstanbul 1966, s.1479

[15] Avrupa Birliğinde özellikle Bosman Davası sonrasında sporun/futbolun bir endüstri olarak kabul edilmesiyle birlikte, sporun ticari yönü ağır basmaya başlamıştır. The European Union and the Sport ,http://europa.eu.int/scadplus/leg/en/lvb/l35001.htm erişim  tarihi: 15.01.2006